Türk Devletleri Teşkilatı (TDT) Aksakallar Konseyi Başkanı ve AK Parti Genel Başkanvekili Binali Yıldırım, “Bugün yaşanan Laçın’daki olaydan da gördüğümüz gibi eğer huzura, barışa kurşun sıkma yönünde gayretler devam ederse bunun en büyük kaybedeni Ermenistan olur.” dedi.
Yıldırım, Şuşa Beyannamesi’nin 2. yılı dolayısıyla Şuşa’da düzenlenen etkinlikte gazetecilerin, Ermenistan topraklarından Azerbaycan’ın Laçın’daki sınır kontrol noktasına ateş açılmasıyla ilgili sorularını yanıtladı.
Ermenistan’ın süratle normalleşme sürecine girmesi gerektiğini belirten Yıldırım, “Aksi halde bugün yaşanan Laçın’daki olaydan da gördüğümüz gibi eğer huzura, barışa kurşun sıkma yönünde gayretler devam ederse bunun en büyük kaybedeni Ermenistan olur.” değerlendirmesinde bulundu.
Azerbaycan’ın 10 Kasım 2020’de 44 günlük savaştan sonra imzalanan üçlü protokole uygun olarak Laçın Koridoru’nu açtığını, Karabağ’daki Ermenilerin ulaşımına imkan verdiğini anlatan Yıldırım, şunları kaydetti:
“Aynı şekilde yine o protokolde öngörülen Zengezur Koridoru’nun da bir an önce açılması, Türkiye’nin Azerbaycan’la kara yoluyla bağlantısının gerçekleşmesi sağlanmalıdır. Bu yollar elbette ki refahı artıran yollardır, kardeşliği artıran yollardır. Bu konuda Karabağ bölgesinde yaşayan Ermenilerin artık kendilerinin Ermenistan’a değil Azerbaycan’a ait oldukları gerçeğini görme zamanı gelmiştir. Bunlar Azerbaycan topraklarındadır. Karabağ, Azerbaycan’dır.
Dolayısıyla bu topraklarda Azerbaycan kanunları geçerlidir. Buradaki silahlı illegal grupların silahlarını bir an önce terk etmeleri, kendileri için o bölgede yaşayan sivillerin geleceği, huzuru için önemlidir. Bu konu anlaşmanın da gereği olarak açık bir şekilde ortadadır. Ümit ederim ki bu gerçekleşir ve böylece Sayın Cenap İlham Aliyev’in de ifade ettiği gibi genel bir afla birlikte bu kaynaşma, buradaki Ermenilerin geçmeleri konusu çok daha hızlanmış olacaktır.”
Laçın’daki kontrol noktasına düzenlenen saldırıda bir askerin yaralanması nedeniyle Azerbaycan’a geçmiş olsun dileklerini ileten Yıldırım, buna benzer olayların bir daha tekrar etmemesini umduğunu, bölgenin huzura, kalkınmaya, refaha ihtiyacının bulunduğunu, çatışmanın kimseye katkı sağlamayacağını dile getirdi.